Marketing Türkiye dergisinin gerçekleştirdiği “En Sosyal Markalar Araştırması” sosyal medyayı en iyi kullanan markaları gözler önüne seriyor. Bu sene genişletilerek yeniden yapılan araştırma, Türkiyeli tüketicilere göre en sosyal çay markasının, açık ara Çaykur olduğunu ortaya koyuyor.
DİJİTAL teknoloji hayatımızı baştan aşağıya değiştiriyor. Geçmişte ürün ve tüketici arasında sınırlı kalan marka deneyimi günümüzde online dünyaya da uzanıyor. Dijital dünyanın nimetleri markaların tüketicilere çok daha kolay ulaşmasını sağlarken, tüketiciler de kendi deneyimlerini firmalara ilk elden ulaştırabiliyor.
Böyle bir ortamda sosyal ağ olarak tanımlanan Facebook ve Twitter gibi mecralar geniş kitlelere ulaşmak için en ideal mecra konumunda. Markalar tam da bu nedenle hedef kitlelerine sosyal ağlar üzerinden ulaşmaya çalışıyor. “Sosyal marka” kavramı, bu ilişki biçimi nedeniy-le kurumların gündeminde her geçen gün biraz daha fazla yer tutmaya başladı.
PODOLSKİ’YE ÇAY DAVETİ
Başarılı sosyal markalar hedefledikleri insanların gönlünü kolaylıkla fethedebiliyor. Bazen küçücük, esprili bir paylaşım bile insanların markayla kurdukları bağı güçlendirmeye yetebiliyor. Tıpkı bizim geçtiğimiz yaz aylarında Galatasaraylı futbolcu Po-dolski ile sosyal ağ üzerinden kurduğumuz diyalogda olduğu gibi. O günlerde Galatasaray’a transfer olacağı konuşulan başarılı futbolcu, sosyal medya üzerinden “Ekmek ve Türk çayı ile kahvaltı keyfi yapıyorum” paylaşımını yapmıştı. Bunun üzerine resmi Twitter hesabımızdan sporcuya yönelik “Sen Türkiye’ye gelirsen her kahvaltıda karşılaşacağız” paylaşımımız uzun süre konuşuldu. Kullanıcıların büyük beğenisini kazanan bu paylaşım, sosyal medyanın sıcak ve hızlı iletişimi olanaklı kılan yönünün de açık bir göstergesi niteliğinde...
GÖNÜLLERİ FETHETMEK...
Markaların tüketicilerle olan ilişkisini temelden değiştiren sosyal medya, tüketicilerimizle iletişimimizin aracısız ve hızlı bir hal almasını sağladı. Çaykur, dijital dünyanın sosyal hayatımızda meydana getireceği değişimleri öngörerek bu alandaki stratejisini uzun süre önce kurgulamıştı. Yaptırdığımız sosyal medya ölçümleri, tüketicilerimizin gönlünü fethetme noktasında oldukça iyi bir noktada olduğumuzu gösteriyordu. Türkiye’nin en sosyal çay markası olarak belirlenmemiz de bu durumu kanıtlıyor elbette...
TÜKETİCİLERİMİZİ DİNLİYORUZ
Sosyal medyanın en güzel getirilerinden biri hedef kitlenizin sesine doğrudan tanık olabilmeniz ve onların isteklerini bir bütün olarak görebilmeniz. Bu anlamda oldukça iyi bir noktadayız. Tüketicilerimizin ve üreticilerimizin görüşlerini sürekli takip ederek ürün gamımızdan hizmetlerimize varana dek birçok alanda uygulamaya dönüştürüyoruz.
GLOBAL BİR MARKA
Bir marka için küreselleşmenin bilinirlik anlamına geldiğini bir an olsun aklımızdan çıkarmıyoruz. Öte yandan bizim için sosyal medya üzerinden yürüttüğümüz iletişimin anlamlı hale getirilmesi çok daha önemli. İhracat çalışmalarımız hızlanırken sosyal medyayı kullanarak gittiğimiz ülkelerdeki tüketicilere de markamızı anlatıyor ve onların kalbini kazanmaya çalışıyoruz.
VİDEOLARIMIZ BEĞENİ TOPLUYOR
Sosyal medyanın en yoğun kullanım alanlarından biri video paylaşım siteleri. Markalar Youtube ve benzeri siteler aracılığıyla tanıtım filmlerini, viral videoları ve kurumsal mesajlarını tüketicileriyle buluşturuyor. “didi” için hazırladığımız, rap şarkıcısı Ceza’nın rol aldığı reklam filmi internet sitelerinde yüz binlerce kez izlendi.
EN İYİ ÇAY
Tribun isimli futbol dergisinin Çaykur Rizesporlu futbolcu Leo-nard Kweuke’nin Twitter gönderisini paylaşması da kültürler arası iletişimin en güzel örneklerinden biriydi. Kamerunlu bir futbolcu Rize’de çaylarımıza gönülden bağlanıyor ve şu paylaşımı yapıyor: “Türkiye’de en iyi çayın geldiği yerde yaşıyorum.”